Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili az bilinen gerçekler.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk hakkında az bilinen gerçekleri sizlerle paylaşıyoruz. Atatürk’ün az bilinen yönlerini gelin birlikte öğrenelim.
“Ata” Lafından Hoşlanmazdı
“Atatürk” hitabını ilk kez Türk Dil Kurumu Başkanı konuşmasında kullanmıştır. Mustafa Kemal’i daha çok beğenen Atatürk, soyadı olarak Atatürk’ü almıştır. Ancak kendisine “Ata” olarak hitap edilmesinden asla hoşlanmazdı.
En Sevdiği Yemekler
Manastır Askeri Lisesi yıllarında hayatının ilerleyen dönemlerinde de büyük bir alışkanlık haline getireceği ilgi alanları gelişiyordu. Bu ilgi alanları arasında yemek zevkleri de bulunuyordu. Atatürk’ün en sevdiği yemek ise kuru fasulye ve pilav olmuştu. Tatlıya çok düşkün değildi ama canı istediği zaman gül reçeli yemeyi severdi.
Başucu Kitabı
Atatürk, binlerce kitap okumuş ve arşivlemeyi seven bir kişiydi. Fakat bu kitapları arasında yer alan bir tanesini cephedeyken dahi yanından ayırmadı. Reşat Nuri Güntekin’in ünlü “Çalıkuşu” adlı romanı Atatürk’ün her zaman yanında duran kitabı olmuştu.
Hayvanlara Düşkünlüğü
Atatürk’ün atlardan sonra en sevdiği hayvanlardan birisi köpeklerdi. “Foks” adlı köpeği Gazi’nin yatağının başucunda uyurdu. Hayvanlara düşkünlüğü o kadar fazlaydı ki bir gün misafirlerinin izleyebilmesi için yeni doğan bir tay ve annesini Çankaya Köşkü kabul salonuna getirtmişti.
Kan Görmeye Dayanamazdı
Cephelerde korkusuzca düşman askerleri ile göğüs göğüse savaşmış biri olan Atatürk, kan gördüğü zaman hafif şiddetli bir fenalaşma geçirebiliyordu. Savaş meydanları dışında kan görünce fenalaşan Atatürk, savaş esnasında bu durumdan etkilenmezdi.
Cumhurbaşkanlığı’ndan Sıkılıyordu
Hayatının büyük bir kısmını geçirdiği savaş cephelerinden sonra Cumhurbaşkanı olan Atatürk, bu yıllarını tecrit yaşantısı olarak algılıyordu. Cumhurbaşkanlığı’nın onu çok sevdiği halkından ve sade vatandaş yaşantısından uzaklaştırdığını düşünüyordu.
Gömlekleri Hep Beyaz Renkliydi
Beyaz rengine hayranlık duyan Atatürk’ün tüm gömlekleri beyaz renkliydi. Bu gömleklerini ilk yıllarda İsviçre’de özel olarak diktiren Atatürk, daha sonra yerli malı kullanma kampanyasına destek olabilmek için Beyoğlu’nda yer alan bir terziye gömleklerini diktirtmeye başlamıştı. Atatürk’ün sürekli giydiği ve çok beğendiği takım elbiselerinin tasarımlarını da kendisi tarafından yaratılıyordu. Takımların dikimleri de aynı şekilde Türk terzilere diktiriliyordu.